Demir Yolu Çocukları -4- (1970-80 Arası Erzurum İstasyon Mahallesi)

DEMİR SPOR

 

Demir Spor Kulübü lokali ve düğün salonlarından kısaca bahsettikten sonra gelelim Demir Spora. 

 

1970 li yıllarda Erzurum’daki amatör futbol kulüpleri şunlardı. Palandöken, Doğuspor, Dağcılık, 12 Mart, Karagücü, 3 Temmuz (İbospor), Kombina, DSİ (Suspor), Yolspor ve Demirspor.

 

Bu takımlar arasında kıyasıya bir lig mücadelesi olurdu. Zemini kırmızı topraktan müteşekkil, küçük ve tek tarafında tahta bir tribünü olan 3 Temmuz stadyumu, nelere şahit olmuştu nelere. Dayak yiyen hakemler mi dersiniz, maç esnasında patlayan veya saha dışına çıkıp ta bir daha dönmeyen futbol topları mı dersiniz. Neler neler.

 

Hele bir olay var ki akıllara zarar. Üç değişiklik hakkını kullanan bir takım 4.cü oyuncuyu nasıl değiştirir? Top kuvvetlice Şellale evlerine doğru vurulur. Değişecek futbolcu o topu getirmeye gider. Orada aynı formadan giymiş bekleyen başka bir oyuncu topu alıp getirir ve hiçbir şey olmamış gibi oynamaya devam eder.(Yanlış hatırlamıyorsam bir 12 Mart Karagücü maçında olmuş)

 

Bir dönemin en güçlü takımlarından birisi Karagücüydü. Çünkü Türkiye’nin her yerinden sporcular, askerlik için Erzurum’a gelirdi. Koskoca 3.cü ordu buradaydı. Bunların içinde bir çok profesyonel futbolcuda olurdu. İçlerinden bazılarını Erzurum çok sevdi ve bağrına bastı. Bunun en güzel örneği efsane kaleci Ersin’di ve yıllarca Erzurumspor’da kalecilik yaptı. Zaten o yıllar Türkiye iki kaleciyi konuşuyordu, biri Şenol Güneş diğeri Ersin Kayaalp.

 

Evet Demirspor dan kimler geldi kimler geçti? 19-02-1945 tarihinde kurulan Demirspor 1960-1968 arası üst üste 7 defa şampiyon olmuş. Kulüp başkanları Dr. İsmet Ülgen, Dr. M. Kemal Yazıcıoğlu, Muzaffer Erdal, Ekrem Sarı ve Selami Kavaz. 

 

Birde Demiryolları camiasında çok sevilen ve isimleri günümüze kadar ulaşan çok değerli isimler var. Orhan Mühürdaroğlu, Mustafa Durmazpınar, Zeki Şengöz, Ahmet Algor ve Arif Üye.

 

ERVAK başkanı Erdal Güzel ‘’Erzurum’dan Güzel Hatıralar’’ isimli kitabında o yılların meşhur Demirsporlu futbolcularının isimlerini şöyle tespit etmiş. Solak Zühtü (Akbaba)Gülahmet canavarı Durak, Mıdır Nevzat, Kıno Yılmaz, Sibop Sebahattin, Algorların Ahmet, Kıllı Erkan, Dekor Ahmet, Kadir Yücel ve Kumbara Edip (kaleci)

 

Bende bunlardan başka şu değerli futbolcuların da olduğunu tespit ettim. Fuat Maytalman (kaleci Jilet Fuat),Yılmaz Durmazpınar, Mahmut Algor (Erzurumspor’da oynadı) Erdal Güngör(kaleci, Coşkun Dilaver, Cezayir Demir, Mahmut Yücel, İsmail Beştepe, Sıtkı Çimen

 

ORUÇ AKBABA

Demirspor’a en çok kimin emeği geçmiştir derseniz, en başta rahmetli Oruç Akbabayı saymanız gerekir. Erzurum futbol camiasının en sevilen simalarından biriydi. Beş erkek çocuğunun beşi de Demirspor’da futbol oynadı. Uzun yıllar idarecilik yaptı. Tribünlerin neşe kaynağıydı. Ara-sıra Azeri şivesi ile yaptığı esprilere herkes kahkahalarla gülerdi. Çok sevildiği için Bütün Demiryolları camiası ona ‘’Oruç Baba’’ derdi.

 

Tarihini hatırlamıyorum Beden terbiyesi il müdürlüğü mahalleler arası futbol maçları tertiplemişti. Bizlerde o turnuvaya katılmak istiyorduk. Fakat forma ve ayakkabımız yoktu. Oruç amcanın yanına gittik bir mahalle maçı için forma istedik, olur dedi. O zaman hemen aramızda toplanarak takımımızın adını ‘’ Ray Spor’’ koyduk. Mahallede Kartal Spor vardı ama onlar artık kocaman kocaman adamlardı bizi aralarına almazlardı, alsalar bile hepimizi almazlardı. Şu an Tes İş lokali olarak kullanılan kahvehanede kura çekimi yapıldı. Temsilci olarak ben katılmıştım. ‘’Yöneticiniz kim, senin yönetici olmak için yaşın tutmaz, sizi almıyoruz’’ deyince ben hemen aklıma o an gelen yalanı söyledim. ‘’Oruç Akbaba’’. Sözüme inanarak bizi turnuvaya aldılar. Fakat Oruç Akbabanın bu turnuvadan haberi yoktu.

 

Birinci maçımızı Ergün Algor ve Bahattin Kayanın kafa golüyle 2-0 kazandık. Fakat bizden sonraki maçlarda kavga çıktığı için Turnuva iptal edildi. Rayspor'un ömrüde 15 gün sürmüş oldu. Bu turnuva galiba Kiremitlik tabyasının orada ki bir toprak sahada yapıldı. Erzurumspor’da da futbol oynayan Erol Sırmacı (Kor Erol) bizim sınıftaydı. Onların Muratpaşa mahalle takımı dağılmadı. Tahir ve Sıtkı kardeşler, Kuzu Celal, Erol Sırmacı o takımdaydı. Erkan Yedikat, Cemiş Çelik (Atatürk Lisesi'nin Türkiye Şampiyonu koşucusu) Burhanettin Korucu, Hanifi Tutal (Süsülü Hanifi)  Çalıştırıcıları Kara-Beyaz lakaplı esmer biriydi. Beni, kaleci Osman Akbaba’yı, Faik Ünlü’yü  bu takıma aldı. Köylere maçlara gidiyorduk. Bu Muratpaşa takımı aynı zamanda 12 Mart Spor Kulübünün de alt yapısıydı. Rahmetli Osman Eygü ikna ettiği kişiye lisans çıkarıyordu.

 

BİR ANEKTOD: Darhat mahallesinde oturduğumuz ortaokullu yıllarda sürekli top oynadığımız küçük bir bahçemiz vardı. Kale direğinin biri akasya ağacı, diğeri yüksekçe bir taştı. Osman Akbaba kalecimizdi. Bizler 90 dan gol olsun diye, hep o ağaca doğru topu atardık. Osman’da sol tarafa denk gelen bu topları uçarak 90 dan çıkarırdı. Bu iş bir-iki yıl böyle devam etmişti. Profesyonel kaleciliğe başladığında ona sol taraftan gol atmak mümkün değildi. Yediği goller hep sağ taraftandı.

 

OSMAN AKBABA İZMİRDEN YAZIYOR:

 

Askerden yeni dönmüşüm, formumun zirvesindeyim. O yıl 12mart spor kulübü il birinciliğini garantilemiş, bende 12 Marta transfer olmuştum. 3 Temmuz stadyumunda Palandöken’le ligin son maçını oynuyoruz. Bana gol atmak ne mümkün? Doksanlardan top çıkarıyorum. Fakat her kurtarışımdan sonra dürbünlerden çok galiz küfürler duyuyorum. Aksilik bu ya, babamda türbinde. Bir ara tribünlerde bir karışıklık oldu. Babama hücum ediyorlar zannettim. O an kararımı verdim. ‘’Bu memlekette top oynanmaz’ ’dedim ve maç devam ederken kaleci kazağımı sırtımdan çıkardım, üst kale direğinden astım ve 3 Temmuz stadını terk ettim. Bu olaya orada bulunan herkes şahittir. Bütün engellemelere rağmen Erzurum’u da terk ederek İzmir’e geldim. Allah nasip etti İzmir fuarında iş buldum ve İzmir’e yerleştim. Futbol hayatım da böylece son buldu. 

Daha sonra bütün kardeşlerim de yanıma gelerek İzmir’e yerleştiler.



İhsan Akbaba arşivi: Oruç Baba sezon açılışında kurban kestiriyor.


Oruç baba Erkan Şengöz’le, akada Osman Akbaba

 

İhsan Akbaba (Tren ihsan) arşivi.



KADİR ARGON ANLATIYOR: 

 

(1953 Erzurum doğumlu.1974-ten sonra Demirspor’da yaklaşık 10 yıl futbol oynamış eski futbolcu.)

 

Küçüklük çağımda 3 Temmuz stadına gider amatör maçları seyrederdim. Kendim FB li olduğum için Dağcılık kulübünü tutardım. Çünkü Dağcılık Sporunda rengi sarı lacivertti.

İşte o zamanlar Palandöken Spor çok kuvvetli olup, ya şampiyon ya da 2.cı olurlardı. Rakibi de genellikle Demirspor olurdu. Demirspor’a da böylece bir sempatim oluşmuştu.

 

Erzurum Demiryollarının o muhteşem gar binası ve muhteşem görüntüsü bir başka güzeldi. Yol atölyesi, Revizör müdürlüğü ve birçok amirliklerle Erzurum’umuza çok güzel hizmetler veriyordu.

 

Demirspor Erzurum amatör branşlarda hizmet eden bir kulüp idi. Ben 1974 yılında Dağcılık kulübünden Demirspor’a transfer oldum.

 

Kulüp hizmet binası, lokali ve düğün salonu bitişikti. Kulübün bulunduğu yerin bahçesi Erzurum’un piknik yeriydi. Cumartesi Pazar günleri piknik için gelen ailelerin çoğu yer bulamazdı. Çok güzel ağaçları ve çimenleri ile renk katardı. Soyunma odaları ve duş yerleri kulübün içindeydi. Çoğu kulüpte bulunmayan imkânlar Demirspor’umuzda vardı.

 

1974 Yılında transfer olduğumda kulüp başkanımız Ahmet Algor, hocamızda Nihat Boynukalın idi.(lakabı Gıde Nihat’tı). Sonraki yıllarda Duygu Sandalcı ve Kenan Gümüş hocalarda bizi çalıştırdı. Nihat Boynukalın hocamız aynı zamanda çok iyi bir futbolcuydu. Antrenmanlarımız çok ciddi olurdu. Hocamızın yanında müsaade olmadan konuşmazdık. Bunun mükâfatını maçlarda görürdük. Demirspor bambaşka bir camiadır. Takımımızın o yıllar şampiyonluğa oynayacak bir kadrosu vardı ve bizlerde şampiyonluğa kenetlenmiştik.

 

Hiçbir kulüpte olmayan amigo bizde vardı. Oruç Akbaba emmi tribünlere taraftarlarımızı doldurur, önemli maçlarda da davul zurna getirirdi. Takım olarak çok üst düzey futbol oynardık. Ama o sene ikinci olduk. Ertesi sene birçok yeni futbolcuyu kadromuza katarak, şampiyonluğa kenetlendik.

 

Kalede Osman Akbaba, Sağ bek Burhanettin Andiç,(gnç.spr.md.yrd oldu),Sol bek Artvinli Fikret, Libero Samsunlu Niyazi, Stoper ben Kadir Argon, Orta saha İlhami Kafkas, Ergin ve Haluk Şengöz. Sol açık Mehmet Akbaba, Solaçık Hikmet(Kıte) ve Santrafor Burhanettin Dumlu (Bıttan).

 

Daha nice arkadaşlarımız vardı. Sait Kaleli (Kotto Sait) ve Memduh Tozoğlunu da ben Demirspor’a getirdim.

 

İşte bu takım namağlup ikinci oldu. O takım şimdiki birinci ve ikinci ligde rahat top oynayabilecek bir takımdı.

 

Aradan yıllar geçti. Hiç unutamadığım bir maç anım var onu anlatayım.

 

1976 senesi, Palandöken ile lig maçımız vardı. Maç Pazar günü saat 9.da. Aylardan ocak,yani çok soğuk bir kış günü. Evden kalktım sabah 7.30 da kulübe gittim.-25 veya- 30 derece soğuk rahat var. Birde o zamanın soğuğu. Kulübe geldiğimde iki ya da üç arkadaş vardı. Başkada gelen yok. Saat 8 i biraz geçiyordu 8 kişi olduk. Lisansları kontrol ederken Canip Kuzunun lisansını gördüm. Arkadaşlardan birisini yanıma alarak taksiye atladım, doğru Canip abinin evine. Canip abinin evi Erzincan Kapıda, evi biliyorum. Kapıyı çaldım Canip abi picamayla kapıyı açtı. ‘’Hayırdır ne var’’ dedi.’’ Abi hemen üstünü giyin, adamımız eksik yoksa hükmen mağlup olacağız’’ dedim. O da dedi ki’’ Oğlum bu soğukta sabah sabah ne maçı. Zaten akşam düğündeydim, daha ayıldığım bile yok’’ ‘’Canip abi sen bülürsen ne olur kırma beni’’ dedim. Canip abiyi taksiye attım, doğru 3 Temmuz stadına. Maçın başlamasına 10 dakika var. Maça yetiştik. 9kişi ile Palandöken maçına çıktık. Var gücümüzle oynuyoruz. Birinci devre 0-0 bitti. İkinci devre bir serbest atış kazandık. Ben dedim ki ‘’Bırakın kaptanımız Canip abi vursun’’ dedim. Kaleye 25-30 metre var. Canip abi topa bir vurdu, müthiş vurdu. Ve gol oldu.

 

Maçı 9 kişiyle 1-0 kazandık. Yerel basın, medya,  günlerce bizden ve Canip Kuzudan bahsetti. O maçı hiçbir zaman unutamam.

 

Demirspor Erzurum’un sevilen ve sayılan bir takımıydı. Her futbolcu bizde oynamaya can atardı. Biz forma aşkıyla oynardık. Ben Demirspor’da on sene futbol oynadım. Hep 4 numarayı giydim. Bu kadar yıl geçti. Hiçbir zaman Demirspor sevgisini yüreğimden atamadım. Bu sevgi defter sayfalarına sığmaz. Sayfalar biter, Demirspor sevgisi bitmez. Onun için bu satırları yazarken ellerim titredi. Kalbimdeki bu heyecan beni tam 40 yıl eskiye götürdü.

 

Sevgilerimle, saygılarımla. Kadir Argon. Demirspor eski futbolcusu.02-02-2020.


Kadir Argon  Arşivinden Demirspor

 

 

 

 

 

 

 

Devam edecek... Sonraki bölüm: Demirspor (Haluk Şengöz anlatıyor)

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.