Putçuluk İslâm öncesi devre ait bir hastalıktı.
İnsanlar putlara tapıyorlardı.
O kadar ki, kimileri helvadan put yapıp ona tapıyorlar, acıkınca da kendi yaptıkları putu yiyorlardı.
İslâm putçuluğu yıktı.
Ama, bizim gibi muhafazakâr toplumlara heykel korkusu getirdi.
Heykel yapmak, put yapmak gibi algılandı.
Heykel yapımına karşı çıkıldı. Heykeltraşlar adeta lânetlendi. Bazıları “ucube” diyerek heykellerin yıkılmasına sebep oldular.
Görevde iken Erzurum’a bir Nene Hatun heykeli yaptırıp göndermiştim.
Erzurum’da bir gazetede bir yazar, benim başka işim yokmuş gibi heykelle uğraştığımı eleştiren bir yazı yayımlamıştı.
Anlayışı bu kadarmış deyip, kale almadım.
Bu gün Kara Fatma’mızla ilgili bir heykel konusunu Face’de okuyunca, bu konuyu yeniden ele almak gereğini hissettim.
Evvelâ şunu belirtelim; Fatma Seher, başka hiçbir toplumun tarihinde yer almayan müstesna bir kahraman, müstesna bir insandır.
O’nun hemşerisi olmaktan gurur duyuyorum.
Yaşımızın gereğimi, nedendir bilemiyorum, yüreğimizin yufkalığından mı, milli duygularımızın tavan yapmış olmasından mı; Fatma Seher’in hayatını okurken gözyaşlarımı tutamamıştım.
Aynı heyecanı başta Atatürk olmak üzere başka kahramanlarımız için de duyarım.
Erzurum’da sanırım Büyükşehir Belediyesi güya bir Fatma Seher resmi yaptırıp bir meydana astırmış. Fatma Seher’le hiçbir benzerliği olmayan bu resme başta Erzurum Vakfı Başkanı Erdal Güzel olmak üzere, bu kahramanın hayatını yazan değerli hemşerimiz Mehmet Dağıstanlı’dan itirazlar yükseldi ama işitene….
Bu yapı doğru şeyleri işitmiyor ve kabullenmiyor nedense.
Mehmet Dağıstanlı diyor ki; “Fatma Seher’le ilgili heykel çalışmaları yaptırdım, belediyelere gönderdim. Dikkate alınmadı.”
Evet, Fatma Seher’in resmi yetmez, görkemli bir heykeli şehrin ana arterlerinden birine konulmalı.
Gerçek Müslüman heykellerden neden uzak dursun ki?
O putlar 1400 yıl önce yıkıldı.
Neden, beyinlerimizdeki putları yıkamıyoruz.
Heykellerden neden korkarız.
Oysa heykeller sanat eserleridir.
Bir ülkenin veya şehrin tarihi bu heykellerle süslenir ve okunur.
Bir toplum değer kazanmak istiyorsa sanata ve edebiyata önem verir.
Türk toplumu bu değerlerden uzak kalmamalı.
Erzurum’da, kahramanlarımızın heykellerini istiyoruz.
Her köşesine, her meydanına…